Ana içeriğe atla

SİZİ GİDİ HERKÜLCÜLER SİZİ!

Aslında bu yazının başlığını “HERKÜL, BUNLARIN İÇİNE GİRMİŞ” diye düşünmüştüm ama yakın anlamıyla değiştirdim.


EREĞLİ’nin Türk İslam topraklarına dahil oluşuna dair son yazılarımızı okumuş olmalısınız. O yazılarımızda, Ereğli’nin Orhan Gazi döneminde Osmanlı topraklarına dahil olduğuna dair tespitlerimizi sürdürmüş idik. Yine aynı yazılarımızda, yaşadığımız tartışmalara değinmiş idik. Hatta bir önceki yazımıza bir okuyucumuz, şu yorumu ya(z)(p)arak katkı sağlamış idi:

“Bizim birtakım aydınlarımızda ne yazık ki batı hayranlığı had safhadadır. Bunun yanında batıya ait ne varsa onların karşısında aşağılık kompleksi duyarlar. Halen de öyle değil midir, bir kısım-aydınımız kendi devletine ve halkının değerlerine şaşı olarak bakar. Batı devletlerine karşı dev aynasında bakar.1800'lerden beri, bu aşağılık kompleksi var - bir kısım aydınlarımızda”.



Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan 2014 yılındaki Küba gezisinde “Osmanlı Devleti Latin Amerika ülkelerine de ulaşmıştır”  Latin Amerika’nın İslam’la tanışması 12. yüzyıla kadar dayanır. Amerika’yı Kolomb değil 1178’de Müslümanlar keşfetti. 1178'te Müslüman denizciler Amerika kıtasına ulaşmıştı. Kristof Kolomb anılarında Küba kıyılarında dağın tepesinde bir caminin varlığından bahseder. Ben şimdi Kübalı kardeşimle konuşurum. O dağın tepesine bir cami bugün de yakışır” deyince İçimizdeki İspanyollar, Herkül(cü)ler hemen baş kaldırmıştı. 



“Kayıp Tarihin İzinde” adlı kitabında Yazar Beyazıt Akman şunları yazar: “O meşhur üç gemiyi bilirsiniz. Santa, Pinta ve Nina’yı; Kolomb’un Amerikayı keşfinde kullandığı üç geminin adı.” 




“Bu gemiler de Pinzon kardeşlere ait. Martin Alonso Pinzon,  Vicente Yanez Pinzon, Francisko Pinzon. Bu adamların soyunun Fas Sultanı III. Ebu Zayan Muhammed’e kadar dayandığı. Yani aslen Müslüman olduklarına dair iddialar vardır.”

“Kolomb’un döneminde rakamları ve harfleri tamamen Arapça olan bu harfleri okuyacak, bu hesaplamaları yapacak, böylesi bir birikime sahip olanlar Endülüs Müslümanlarından başkası değildi. Bu Pinzon kardeşlerin de İslam ilminden beslendiğini açık bir şekilde ortaya koyuyor.” , “Kolomb, Amerikayı Müslüman denizcilerin birikimlerini kullanarak keşfedebilmiştir.”

 “Amerikanın keşfinde, Müslümanların rolüyle ilgili olarak ikinci kanıtımız da şudur.  Müslümanlar Kolomb’dan çok önce (öyle birkaç yıl arayla falan da değil, belki de asırlar öncesinden) Amerika kıtasına okyanus ötesi seyahat gerçekleştirmişlerdir.” , “Kolomb’un bazı notlarında, Amerika’da camiye benzer yapılar olduğundan ve Arapça konuşan insanlardan bahsetmesine rastlamak pek de safsataya benzemiyor”.

Evet yukarıdaki satırlar önemli bir tarihçiye ait. Bakın bu tarihçi B. AKMAN şu sözün de sahibidir: “BATI, TARİHİN EN BÜYÜK YALANIDIR”.  Oysa bizim yerel tarihçilerimiz; bu batılı seyyahların dili ile yazdıkları ile yalanları ile düşünür-konuşur ve yazarlar. BÖYLECE KENDİ TARİHİMİZİN KAYBOLMASINA HİZMET EDERLER. Sonra Kayıp Tarihin İzi’ni bulmak için çabalayıp durmak zorunda kalırız.



ABD’nin Müslümanlar tarafından keşfedildiğini yazan Fuat SEZGİN 30 Haziran 2018’de vefat etmişti. SEZGİN’in bu konu üzerine bir kitabı bile mevcut. Kitabın adı: “AMERİKA KITASININ MÜSLÜMAN DENİZCİLER TARAFINDAN KOLOMB ÖNCESİ KEŞFİ”. Bu yazarımız vefat ettiğinde: “yeni nesle her zaman örnek göstermek istediğim, günde 17 saat ilim için çalışan, 27 dil bilen, Fuat Sezgin Hocamıza Allah rahmet eylesin. Alimin ölümü, Alem’in ölümü gibidir” diye yazan bir kişi, ORHAN GAZİ VE BİR FETİH adlı kitabımızın çıktığı günlerde (2014’te) başka şeyler de yazmıştı. 

***ABD’nin Kolomb’dan önce Müslümanlar tarafından keşfedildiği  bilgilerini paylaşan Cumhurbaşkanı R.T.ERDOĞAN’a yönelik olarak, bakın bizim Ereğlili tarihçimiz ne yazmıştı:

“Lider her konuda bilgi sahibi olamaz, danışmanları olur. .. Danışmanları daha önce de yanlışlık yapıp, şair isimlerini karıştırmasına sebep oldular. Sanırım yine biri böyle bir iş yaptı. Yine sanırım tercüme hatasıdır. ..EREĞLİ’DE DE BÖYLE SAÇMA SAPAN BİLGİLERLE KİTAP YAZAN BAŞBAKANIN BİR ADAŞI VAR. Umarım, RECEP T. Erdoğan’a KİTABI ULAŞMAZ.”  Beyefendiye göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip de ABD’nin Keşfi konusunda saçma sapan bilgiyle konuşmuştur, Ereğli’nin fethine dair kitap yazan Recep de saçma sapan bilgilerle yazmıştır. Ne görüyorsa Recep’lerden..!



15-22 Nisan tarihleri arasında kutlanan ve Kdz. Ereğli Kaymakamlığı & Kdz. Ereğli Belediyesinin düzenlediği Turizm Haftası etkinlikleri çerçevesinde Kdz. Ereğli’nin Tarihi ve Turizm Değerleri” konulu panelde konuşan Tarih Öğretmeni G.Ö ne demişti: “Amerika dünyada turizmde ilk sırada gösteriliyor. Amerika 250 yıldır bir ülke olarak var. Karadeniz Ereğli 2 bin 500 yıllık bir şehir.” Panelde, Belediye Başkanı H.UYSAL da “Ayasofya (Orhan Gazi Camii) kaç yerde var? Cehennem Ağzı Mağaraları, HERKÜL’ün hikâyesi hangi ilçede var” diye sorarak, EREĞLİ’nin önemine değiniyordu. Gerek G.Ö, gerekse de Başkan H.Uysal, EREĞLİ’nin Türk İslam öncesindeki önemli tarihine vurgu yapıyordu. 



Bir kitabımızı tenkit eden aynı G.Özçakır, 2014 yılındaki bir paylaşımında şu ifadeleri yazmıştı: “Son günlerde sayın belediye başkanımız Hüseyin UYSAL Kdz. Ereğli'nin tarihi ve turistik yönlerini ön plana çıkaralım şeklinde açıklamalarda bulundu. Göztepe, Çeştepe ve Mağaralar bölgesine dikkat çekti. Basınımızdan bu konuda tanıtıcı haberler yapılmasını istedi. Aslında büyük fırsatlarımızdan biri Acheron Vadisi ve Mitolojideki Herkül (Hercules) imgesi. Sadece bu yıl 2 tane Herkül konulu film Amerika'da vizyona girdi. Bunlardan biri Şubat ayında Türkiye'de gösterime girdi. Diğeri yani ikincisi ise bugün vizyona giriyor. Aslında iyi bir fırsatı kaçırdık. Türkiye deki ilk gösterimi mağaralar bölgesindeki atıl amfi tiyatroda yada Ayazma Mağarasında yapılabilseydi. Şehrimiz adına çok büyük bir tanıtım olurdu. Ama bundan sonra neler yapılabilir düşünmemiz lazım. Çok mu ? hayalciyim bilemem ama bugün vizyona giren filmin oyuncusu Dwayne Johnson acaba bir şekilde bağlantı kurularak şehrimize getirilebilir mi? Mumyanın Dönüşü, Akrep Kral ve Hızlı ve Öfkeli filmlerinden Türkiye'de de tanınan popüler bir oyuncudur.”


Şimdi ben soruyorum: Siz, hiç; EREĞLİ’de EREĞLİ’NİN FETHİNİ, İLK DEFA TÜRK İSLAM TARİHİNE-TOPRAĞINA DAHİL OLUŞUNA DAİR BİLGİ-FİKİR BEYAN EDEN BİR TARİH DOSTU, BİR BELEDİYE BAŞKANI GÖRDÜNÜZ MÜ? 





Yine; siz hiç; EREĞLİ’NİN TÜRK İSLAM TOPRAĞI HALİNE GELMESİNDE ÖNEMLİ BİR MİSYONU OLAN SEYYİD NASRULLAH EFENDİ’Yİ, TÜRBESİNDE ZİYARET EDEN BİR VALİ-BİR KAYMAKAM-BİR BELEDİYE BAŞKANI fotoğrafına medyada tesadüf ettiniz mi?

Yine soruyorum: Neden EREĞLİ eşittir HERKÜL?.  Neden Herkül kadar kendi değerlerimizi tanımıyoruz-tanıtmıyoruz?. Nedenn?

Demem o ki: Ereğli’nin üzerindeki bu sis perdesi kalkmadıkça; bu vebal devam edecek.! Çünkü İstanbul Fatih’ini bilir, Trabzon Fatih’ini bilir ama EREĞLİ….?



Neyse, biz yukarıda belirttiğimiz konuya devam edelim: “Amerika’yı bile Müslümanlar keşfetmiştir”. Ayrıca EREĞLİ de Sultan Orhan döneminde FETHEDİLMİŞTİR, (birileri ısrarla “satın alınmıştır” diye inansa da)!!.

* Ne demiş olduk: Tarih yazmaya “önce” kendimizden başlayalım. Önce kendi tarihimizi ve kendi tarihi eserlerimizi ortaya koyalım.

* İşe; HERKÜL’le değil, kentimizi ilk Türk ve Müslüman yapma gayretinde bulunmuş insanlarla başlayalım. Bakın kentimizin tarihi 250 yıllık değil 2500 yıllık ve bunun son bin yılına yakını bizim tarihimiz. Bu tarihimizin içinde Selçuklular var, Osmanlı var, Orhan Gazi var, Hacı Baba var, Ayasofya nam-ı diğer Sultan Orhan Camii var, ÜMMİ KEMAL var, Uzun Mehmet var. Var ama bazıları bunları “efsane” “rivayet” diye yok sayarken, her şeyi efsane olan Herkül’ü baş tacı etmek neyin nesi..?




Karadeniz Ereğli’de Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Kdz. Ereğli’nin Tarihi ve Turizm Değerleri” konulu Panelde konuşan Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, “Bırakın ağlayan çınarları, her şeyimiz ağlıyor. Cehennemağzı Mağaraları ağlıyor, çınarlar ağlıyor, ölüce deniz feneri ağlıyor. Biz yanımızda olanları fark etsek Kdz Ereğli en önemli arşive sahip. Ama gariptir yok sayılıyor veya biz kendi gücümüzün, miraslarımızın farkında değiliz” dedi.




Hadi o zaman; kentimiz coğrafyasının, 1000 yıllık tarihini araştırın ve paneller düzenleyin. Artık (Roma) HERAKLEA PONTİKA araştırmalarınıza bir müddet ara verin, hadi!

* ERBAKAN bugün yaşasaydı size: “sizi gidi Herkülcüler siziii” , “sizi gidi Heraklea Pontikacılar sizi” derdi, değil mi?

* ALLAH aşkına, şu içinizdeki HERKÜL’leri çıkartın.! Neden mi yalvarıyorum: 2500 yıllık bu HERKÜL hayranlığınızdan ORHAN GAZİ-UZUN MEHMET-OSMANLI ÇİLEĞİ gibi yüzlerce tarihi konuyu efsaneleştirmenizden!!. (NOT: İTİRAF edeyim ki aslında bugünkü yazımız, bir önceki yazının devamı niteliğindeki başka bir yazı olacak idi ama bir sonraya kaldı.)

18.7.2018 14:40:24

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KDZ EREĞLİ ŞEHİT VE GAZİLERİMİZ

  ŞEHİTLERİMİZ: Şehitlerimizin adı,rütbesi, şehit düştüğü yer ve tarihi, mezarının bulunduğu yer, ailesinin adresi aşağıdadır: *HÜSEYİN BIRAK -J.Er -Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı13/07/1993- Balı Köyü- * Halis ÇINAR-Komiser- Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı-13/07/1993- Kemer Mezarlığı- Gülüç * Asım ÇÖMETEN-P.Er- Kulp İlçesi-12/04/1994- Işıklı Köyü- Işıklı Köyü * Murat DEMİR-J.Uzm. Onbaşı- Bingöl İli Genç İlçesi-25/04/1994- Konuralp Şehitliği- Gülüç * Kudret ÖZCAN-Shh. Er.- Kars – Kağızman-14/07/1994- Şehir Mezarlığı-Kepez Mah. * Pürhan ÖZBAKIR-P.Er.- Şehir Mezarlığı-Akarca Mah. * Metin KÖKSAL-J.Astğm.- Tunceli-07/05/1996-Trabzon-Bağlık Mah. * Engin ÖZCAN-P.Er.- Hakkari ili Oltuca İlçesi Kızıltepe Mevkii-24/08/1996- Hacıosmanlar Köyü * Cafer HIRÇIN-P.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Alacabük Köyü * Ömer İNCE-J.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Armutcuk Belediye Mezarlığı-Kandilli * Kenan YILDIZHAN-J.Er- Şırnak – BeytüşşebapKontik Tepe-16/10/2000- Aydın Köyü Kabakoz Mahallesi ...

İSTANBUL VE EREĞLİ’DE YEDİ TEPE

  İstanbul’da olduğu gibi Ereğli’de de yedi tepe olduğu belirtilir. İstanbul’daki tepelerin adı şunlardır: Topkapı Sarayı Tepesi - Çemberlitaş Tepesi - Beyazıt Tepesi - Fatih Tepesi -Yavuz Selim Tepesi - Edirne Kapı Tepesi - Koca Mustafa Paşa Tepesi… Ereğli’deki tepe adları şunlardır: Kuzeybatıda (Çeş)Keştepe (Keşif Tepesi) ve Maltepe, kuzeyde Kaletepe (Heraklea Tepesi), kuzeydoğuda Örencik ve Hacı Hasan Tepesi, doğuda Göztepe (Gözetleme Tepesi) ve Elma Tepe olmak üzere yedi tepeyle çevrilidir. Ereğli halkı dilinde bu tepelerin adı şu isimlerle zikredilir: Aktaş Tepe-Göz Tepe-Kale Tepe-Keş Tepe-Elma Tepe-Doruk Tepe-Gök Tepe.. *** Ereğli’de bulunduğu belirtilen bu yedi tepenin adeta İstanbul’u andırdığı belirtilir. Hatta kaynaklardaki ifadelere göre; Fatih Sultan Mehmet döneminde (İstanbul’un fethine hazırlık için) inşa edilen Rumeli Hisarı için, Ereğli kasabasından taş ve kireç sevk edilmiş olduğu da belirtilir.   Yazar İsmail Hakkı Uzunçarşılı’nın eserinde “İstanbul’a kereste...

OSMANOĞULLARI KURULUŞ VE EREĞLİ

  Ahmet Refik’in b u kitabında yazar, 14. asrın ilk yarısındaki Anadolu’daki durumu, Selçuk oğullarının ve Bizans İmparatorluğunun mücadelelerini anlatmaya çalışır. Kitabın 11. Sayfasında: “O tarihlerde İmparatorluğun Karadeniz tarafındaki hududu Sakarya’ya varıyordu. Oradan ötesini, Kastamonu taraflarını Candar oğulları – Sinop’u Pervane oğulları idare ediyorlardı. Amasra ile EREĞLİ, imparatorluk idaresinde idi. Fakat Bizans memurları ile askerleri oralara ancak Karadeniz’den gemi ile gidebilirlerdi. Karayolları kamilen Türklerin elinde idi. Bizans’ın serhat nöbetçileri Sakarya sahillerini beklerlerdi. Sahil boyunca kulelerle ahşap barakalar yapılmıştı. Bu durumla beraber, Türkler Bizans arazisine hücum için gene yol bulurlardı. Hatta imparator Mihael Paleologos bu felakete nihayet vermek için Anadolu’ya geçmiş, fakat Türklere karşı bir şeye muvaffak olamamıştı”. Yazar Ahmet Refik, aynı kitabının 67. Sayfasında Orhan Bey ile Kantakuzinos arasındaki ilişkilere değinilmiş. Şu ifa...