Tuğra
(I. Ahmed)
EREĞLİ VE ALAPLI (SAMAKO) KAZASI KADISINA FERMAN: Kıdveti'l-kuzât ve'l-hükkâm ma‘deni'l-fazl
ve'l-kelâm BENDEREĞLİ ve SAMAKO kâdîları zîde fazluhumâ tevkî‘-i refîh-i
hümâyûn vâsıl olucak ma‘lûm ola ki,
Dârende-i fermân-ı hümâyûn Mahmud nâm kimesne dergâh-ı mu‘allâma gelip HALİL nâm kimesne SAMAKO (Alaplı) KAZASINDA tasarrufunda olan üç kıt‘a yerlerini, bin on iki (H.1012) (Miladi-1603/1604) senesinde sâhib-i arz ma‘rifetiyle buna verip tasarrufunda iken, hâlâ Hacı Şakir Resi nam kimesne ‘ol yeri ben dahi almış idim’ deyü mücerred bîr sûret-i temessük ibrâz etmekle nizâ‘ edip tasarrufuna mâni‘ olduğun bildirip, buyurdum ki hükm-i şerîfimle vardıkda husemâ muvâcehesinde hak üzere göresiz.
Ol yerler mezkûrun olup sâhib-i arz ma‘rifetile bundan mukaddem mezkûr Hacı Şakir'e vermiş olmayıp fi'l-vâki‘ sâhib-i arz ma‘rifetiyle bu mukaddem almış ise hâlâ ol vechile nizâ‘ eder ise câyiz değildir.
Men‘u def‘ edip yerini buna kemâkân zabt ve tasarruf etdirip hilâf-ı şer‘ ve kānûn kimesneye iş etdirmeyesiz. Eslemeyeni yazıp bildiresin tekrâr şikâyet olunmalı eylemeyesin. Şöyle bilesiz alâmet-i şerife i‘timâd kılasız.
Tahrîren fî evâsıtı şehr-i Zilhicceti'ş-şerife sene erba‘a aşer (14) ve elf (1.000).
(Hicri-1014) (MİLADİ: 28.04.1606)
Mine'l-hicreti'n-nebeviyye aleyhi efdalü't-tahiyye
Be makâm-ı Kostantiniyyetü'l-Mahrûsa
Not-R.Ç: Padişah I. Ahmed, 1603-1617 yılları arasında Padişahlık yapmıştır.
AÇIKLAMA: Bu ferman (belge) Bendereğli (EREĞLİ) ve Samako (ALAPLI) “Kadı”larına (yöneticilerine) yönelik olarak yazılmıştır. Belgeden anlaşıldığı üzere; bir arazi ve yer üzerinde yaşanan bir anlaşmazlık bulunmaktadır.
MAHMUT
adlı kişinin Padişahlık makamına bizzat giderek (anlaşmazlıkları üzerine) çözüm
bulunması talebinde bulunduğu görülmektedir. Mahmut, HALİL adlı kişinin (ALAPLI’da)
üç kıt’alık araziyi-yeri kendisinin tasarrufuna verdiğini ve tasarrufta yani
şahsi kullanımında bulunduğunu fakat Hacı Şakir Reis adlı kişinin “o yeri ben
almıştım-benim” diye iddia ettiğini ve kendisinin (Mahmut’un) tasarrufuna imkân
vermediğini bildirmiştir.
“Hükm-i Şerifimle Buyurdum ki” ifadesi ile başlayan ibareler sonrasında (Padişah I. Ahmed’in) ilgili yer(ler)in Hacı Şakir’e ait olmadığı, şâyet Hacı Şakir ilgili yer(ler)i hâlâ ‘benim’ der ise bu durum doğru-uygun değildir” denilmektedir.
“İlgili
kişinin yerini zab(ı)t ile tasarrufunun sağlanarak kimseye kanun dışı iş
ettirmeyiniz!. İmkân vermeyiniz. Dikkate almayanı, yazı ile geciktirmeden bize
bildiriniz!. Bunu böyle bilin ve
alâmet-i şerife(ye) i‘timâd edin-güvenin” denilmektedir..
5.6.2018 19:28:48
Yorumlar
Yorum Gönder