Ana içeriğe atla

EREĞLİ RUMLARI ÇANAKKALE ZAFERİMİZİ KUTLAMIŞLARDI

  EREĞLİ, Rumlar tarafından (tarih boyunca) önemsenen bir kent.. Osmanlı döneminde Ereğli’de Türkler, Rumlar ve hatta nüfus sayıları az olsa da Ermeniler beraber yaşamışlardı. Osmanlı’nın tüm topraklarında olduğu gibi..

Yunanistan’ın kurulmasıyla ayrı bir devlet bünyesine dahil olan Rumlar, 1914-1918 arasındaki 1. Dünya Savaşı sırasında çeşitli olumsuzluklara neden olmuşlardır. Ardından İstiklal Savaşında da bu olumsuzlukları daha da ileri derecede olmuştur. Öyle ki Ulusal Kurtuluş Savaşı verdiğimiz günlerde, düşmanımız olarak gördüğümüz ve savaş içinde bulunduğumuz devletlere destek veren faaliyetler gerçekleştirmişlerdir. Zaten, Ermenilerin soykırım olarak uydurdukları yalan da bu çerçevede değerlendirilmelidir.

(Bakın günümüzde Almanya ve Hollanda gibi Batı ülkeleri, Türkiye Cumhuriyetinin Bakanlarını (konsolosluk ziyaretlerinde) bile, kendi ülkelerinden sınır dışı ettikleri gibi Hollanda’da yaşanan protesto eylemlerinde Türk vatandaşlarını itlerin dişlerine attılar. Birileri, Anadolu’nun Türk İslam yurdu olmasını sağlayan ‘OSMANLI TEKRAR CANLANIYOR’ korkusunu taşırken, acaba başka birileri de ‘Haçlı ruhu hortluyor’ diye düşünecek midir?)

Türkiye Cumhuriyetinin 1923’te kurulması sonrasında Lozan’da alınan bir kararla NÜFUS MÜBADELESİ çerçevesinde ülkemiz içinde bulunan gayri müslimler, ülkemizi terk etmişlerdir.

Bu yazımızda; her ne kadar Rumların Anadolu’da yaşanan İstiklal Savaşlarında gizli faaliyetlerle düşman unsurlarına el altından destek sağlamış olsalar da Osmanlı Devletinin yedi düvele karşı kazanmış olduğu ÇANAKKALE ZAFERİ’ni tebrik eden ifadeler sarf ettiklerini belge üzerinden paylaşacağız:






 

16.3.2017 10:57:59


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KDZ EREĞLİ ŞEHİT VE GAZİLERİMİZ

  ŞEHİTLERİMİZ: Şehitlerimizin adı,rütbesi, şehit düştüğü yer ve tarihi, mezarının bulunduğu yer, ailesinin adresi aşağıdadır: *HÜSEYİN BIRAK -J.Er -Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı13/07/1993- Balı Köyü- * Halis ÇINAR-Komiser- Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı-13/07/1993- Kemer Mezarlığı- Gülüç * Asım ÇÖMETEN-P.Er- Kulp İlçesi-12/04/1994- Işıklı Köyü- Işıklı Köyü * Murat DEMİR-J.Uzm. Onbaşı- Bingöl İli Genç İlçesi-25/04/1994- Konuralp Şehitliği- Gülüç * Kudret ÖZCAN-Shh. Er.- Kars – Kağızman-14/07/1994- Şehir Mezarlığı-Kepez Mah. * Pürhan ÖZBAKIR-P.Er.- Şehir Mezarlığı-Akarca Mah. * Metin KÖKSAL-J.Astğm.- Tunceli-07/05/1996-Trabzon-Bağlık Mah. * Engin ÖZCAN-P.Er.- Hakkari ili Oltuca İlçesi Kızıltepe Mevkii-24/08/1996- Hacıosmanlar Köyü * Cafer HIRÇIN-P.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Alacabük Köyü * Ömer İNCE-J.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Armutcuk Belediye Mezarlığı-Kandilli * Kenan YILDIZHAN-J.Er- Şırnak – BeytüşşebapKontik Tepe-16/10/2000- Aydın Köyü Kabakoz Mahallesi ...

İSTANBUL VE EREĞLİ’DE YEDİ TEPE

  İstanbul’da olduğu gibi Ereğli’de de yedi tepe olduğu belirtilir. İstanbul’daki tepelerin adı şunlardır: Topkapı Sarayı Tepesi - Çemberlitaş Tepesi - Beyazıt Tepesi - Fatih Tepesi -Yavuz Selim Tepesi - Edirne Kapı Tepesi - Koca Mustafa Paşa Tepesi… Ereğli’deki tepe adları şunlardır: Kuzeybatıda (Çeş)Keştepe (Keşif Tepesi) ve Maltepe, kuzeyde Kaletepe (Heraklea Tepesi), kuzeydoğuda Örencik ve Hacı Hasan Tepesi, doğuda Göztepe (Gözetleme Tepesi) ve Elma Tepe olmak üzere yedi tepeyle çevrilidir. Ereğli halkı dilinde bu tepelerin adı şu isimlerle zikredilir: Aktaş Tepe-Göz Tepe-Kale Tepe-Keş Tepe-Elma Tepe-Doruk Tepe-Gök Tepe.. *** Ereğli’de bulunduğu belirtilen bu yedi tepenin adeta İstanbul’u andırdığı belirtilir. Hatta kaynaklardaki ifadelere göre; Fatih Sultan Mehmet döneminde (İstanbul’un fethine hazırlık için) inşa edilen Rumeli Hisarı için, Ereğli kasabasından taş ve kireç sevk edilmiş olduğu da belirtilir.   Yazar İsmail Hakkı Uzunçarşılı’nın eserinde “İstanbul’a kereste...

OSMANOĞULLARI KURULUŞ VE EREĞLİ

  Ahmet Refik’in b u kitabında yazar, 14. asrın ilk yarısındaki Anadolu’daki durumu, Selçuk oğullarının ve Bizans İmparatorluğunun mücadelelerini anlatmaya çalışır. Kitabın 11. Sayfasında: “O tarihlerde İmparatorluğun Karadeniz tarafındaki hududu Sakarya’ya varıyordu. Oradan ötesini, Kastamonu taraflarını Candar oğulları – Sinop’u Pervane oğulları idare ediyorlardı. Amasra ile EREĞLİ, imparatorluk idaresinde idi. Fakat Bizans memurları ile askerleri oralara ancak Karadeniz’den gemi ile gidebilirlerdi. Karayolları kamilen Türklerin elinde idi. Bizans’ın serhat nöbetçileri Sakarya sahillerini beklerlerdi. Sahil boyunca kulelerle ahşap barakalar yapılmıştı. Bu durumla beraber, Türkler Bizans arazisine hücum için gene yol bulurlardı. Hatta imparator Mihael Paleologos bu felakete nihayet vermek için Anadolu’ya geçmiş, fakat Türklere karşı bir şeye muvaffak olamamıştı”. Yazar Ahmet Refik, aynı kitabının 67. Sayfasında Orhan Bey ile Kantakuzinos arasındaki ilişkilere değinilmiş. Şu ifa...