Ana içeriğe atla

HALİL SOYUER: “MAKARİOS''UN ÖNCELERİ”

 GİRİŞ NOTU:

Aşağıda okuyacağınız yazı 1964 yılında Halil Soyuer tarafından yayınlanmış:
Bir aile dostumdan bir mektup aldım, iki gün önce Edremit’ten. 72. yaşının bu ak sakallı kıdemli genci “kara sakallı” bir caniden bahsediyordu satırlarında.

Kara günlerimizde, topraklarımızı işgale gelen Rumlardan Edremit’in Camivasat Mahallesinde yerleşenlerin içinde bir aile varmış. İçine doldurulan Türklerle birlikte ateşe verilen mahalle camiinin canlı alevlerinde en büyük sıkıntıya kavuşmuş bu aile.

Cami içindekilerle birlikte yanarken, karşı evin penceresinde bir delikanlı sırıtıyormuş iğrenç iğrenç.

Günü gelmiş, Türk benliğine kavuşmuş yeniden, şahlanmış selcesine, büyümüş dağcasına, Egeden kaçan kaçana Midilliye. Akçay’a gemiler gelmiş, büyük gemiler, kaçanları kaçırmaya. Fakat Türk şahlanmış bir kere bırakır mı hiç?.

Cümlesini kılıçtan geçirmişler, işte bu Türk şahlanışından, nasılsa kurtulmuş, cami yanarken pencereden bakan delikanlı. Bütün ailesini bir silindir gibi ezip geçmiş Türk seli. O gün cami yanarken pencere(de)n iğrenç iğrenç sırıtan bu delikanlı, bugün kurşunlanan Türklere iğrenç iğrenç bakan MAKARİOS’un ta kendisiymiş.

Anasını babasını bütün aile fertleriyle birlikte Türk kılıçlarının ağızlarında bırakan bu insandan dostluk beklenir mi hiç?.

Dünya sulhu için sabrımızı bir miras yedi gibi harcadık kaç aydır. Bir de bize nota vermiş evvelki gün. Kendi aklınca iddialarda ve tehditlerde bulunuyor. Adaya gizlice askerleri çıkarmış da bunlar adayı kısa zamanda terk etmeliymiş. Etmezlerse her türlü tedbiri alacakmış. Şunun cakasına bakın hele. Taş olmuş da baş yarıyor hasba.

Yok bu işin sonu yok masalarda. Bunları yola müzakereler değil, dayak getirir. Bunu biz Türk milleti olarak çoktan anladık, anladık amma dostlara anlatamıyoruz  kaç aydır.

Aylar böylesine kısır, aylar böylesine boş geçiyor ne çare. Uzayan zamanda kazanan onlar, kaybeden biziz. Her gün biraz daha cür’etlenen bu kuduz köpeğin ağzına tasma vuracak zaman geldi artık. Türk şahlanmasın bir kere Türk. Aman hani o günler. Sabrımız da kalmadı artık., tüketecek zamanımız var ya.

Ziya Paşa’mıza bir kere daha hak veriyoruz milletçe. Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı KÖTEKTİR.

Kaynak: Halil SOYUER- 18 Temmuz 1964 – Şirin Ereğli Gazetesi

AÇIKLAMA:

Kıbrıs’ta 1960’ta Cumhurbaşkanı olduktan sonra, attığı adımlar sonrasında Türk Rum savaşını körükleyen MAKARİOS hakkında Türkiye’nin bir çok şehrinden şu iddia dile getirilmektedir: “Makarios, Kıbrıs’a Kayseri’den gitti” “Makarios Kıbrıs’a Çaykara’dan gitti”.. Bu iddialar çoktur. Hatta bu iddiaların bir benzeri de ilçemiz Ereğli (Gümeli-Karakavuz) üzerinde de dile getirilir ki biz bu iddiayı araştıran bir kitap çalışması da yapmış idik.

Hatta bu kitabı hazırlarken, röportaj yaptığımız Karakavuz Köyünden Celal Üzmez’e “Giden Rumlardan bilgi aldınız mı?” şeklindeki sorumuza şu yanıtı almıştık: “Onlar Yunanistan’a gitmiş. Yanya’dan köye onların yerine Türk nüfus gönderilmiş ama onlar durmamışlar.. Sonradan öğrendiğimize göre, İzmir-Karşıyaka’da köyümüzden giden Rumlardan insanlar varmış. Hatta, köyümüze asfalt yol yapımı için gelen işçilerden biri kepçeciymiş ve o da İzmir’deki Rumların koşmuşuymuş”.

Yani, buralardan ayrılıp giden ve İzmir taraflarında yerleşen bir Rum ailenin komşuları, 1960’lı yıllarda Karakavuz’a gelmişti ve köylülere, giden Rumlar hakkında bilgiler vermişti.

Yine, Ereğli’de başka bir araştırmacının, aleyhimizde yazdığı şu ifadeyi de hatırladım:

“..BİR TANESİ, ANLI ŞANLI MAKARIOS''U KARAKAVUZ KÖYÜNDEN HEMŞERİMİZ YAPMAYA ÇALIŞIR BİR TANE BELGE KOYAMADAN 3-4 YAŞLININ HİKAYELERİNDEN KİTAP BİLE BASAR”.. Bu ifadede dikkatimizi çeken ise (Türkleri Kıbrıs’ta katleden) Makarios’a, “anlı şanlı” sıfatının yakıştırılmasıdır. Haa “adam Cumhurbaşkanı, biyografisi bellidir-nettir” denilmiş diye varsayalım. O zaman, Türkiye’nin birçok vilayetinde yayılmış olan bu iddiayı,  hiç kimse kendine araştırma konusu yapmasın mı diye soralım.

İşte, bugünkü yazımız olan “Makarios’un Önceleri”nden de anlaşılacağı üzere, Ereğli’de bir gazeteci de (ki saygın bir yazar olan Halil Soyuer de) 1964’te yazdığı bir köşe yazısı ile Makarios’un Edremit’in bir mahallesinde yaşamış olduğunu dile getirmektedir.


16.8.2016 15:13:34


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

MAZHAR PAŞA VE EREĞLİ’DE OSMANLI ÇİLEĞİ

  Yazar Sermed Muhtar Alus, 22 Mayıs 1946 tarihli Akşam Gazetesinde ÇİLEK başlığı altında şunları yazar: “Çilek hala ortalıkta kıt. Boğaziçi çilekleri, Frenk çilekleri (çilek rengi) tabirinin çıkışı. Karadeniz Ereğlisi çilekleri… Çileğe dair birkaç fıkra.. Tarihe göre ÇİLEK..”         “…Öteden beri, meyvaların kibarıdır. İstanbul’un Boğaziçi topraklarında yetişenler dünya yüzünde rastlananların en nefisi, en aliyyülâlâsıdır. Vaktiyle derlerdi ki;”         “Arnavutköyü’nünki elde bir deste güldür velakin Çengelköyü, Beylerbeyi, Anadoluhisarı tepelerinin, Kuruçeşme-Emirgan-İstinye-Büyükdere sırtlarının hatta Beşiktaş’taki Hacı Hüseyin bağı ile Ihlamur bayırlarınınkini de yabana atmayalım; berikilerden aşağı değildir.”         “Bunlara  OSMANLI ÇİLEĞİ  veya Yerli Çilek adı verilirdi. Açık pembe renkli, harikulade kokulu, orta kıtada gayet de lezizdirler. Mayıs’ın haftasın...

EREĞLİ’DE (16.YY) OSMANLI DÖNEMİ ESERLERİ

  Kenan Ziya Taş’ın “16.YY’DA BOLU SANCAĞI”nı konu edinen tez çalışmasının 184.sayfasında, 1500’LÜ YILLARDA EREĞLİ VE CİVARINDA BULUNAN BAZI TARİHİ ESERLERİ SIRALAR. 1-*Ereğli Cami-i Şerifi: Nefs-i Ereğli’dedir(içinde). Vakıfları arasında 1676 akça nakit para ile bir çok çiftlik ve tarla bulunmaktadır. (Kaynak: KK TD 547, v 208a-209b.) ORJİNAL BELGEDEKİ İFADE:  KK. TD. 547 v 208-209: Karye-i Ereğli''de Halil ve Yazıcı oğlu Durmuş''un tuttuğu çiftlik ve Kethüda İlyas''ın tuttuğu çiftlik vakfiyet üzere mutasarrıf ola gelmiş Ereğli Camii hatip ve imam olanlara meşruttur deyu mukayyettir defter-i atik-i haliya Hatip Osman ve İmam Mehmed olduğu. 2-*Kilise Camii: Bendereğli Nahiyesindedir. Müezzinine yevmi üç akça vazife verilmiştir. (Kaynak: KK TD 547, v 214a.) İlginç ve de önemli olan ise, Osmanlı Arşiv Belgelerindeki SULTAN SÜLEYMAN CAMİİ adı, günümüzde yaşamamaktadır. Bu Caminin, bugün bulunduğu yerdeki adı ÇELİKEL CAMİSİ olduğu belirtilmektedir.. Aslen Ereğli’miz...

KDZ EREĞLİ ŞEHİT VE GAZİLERİMİZ

  ŞEHİTLERİMİZ: Şehitlerimizin adı,rütbesi, şehit düştüğü yer ve tarihi, mezarının bulunduğu yer, ailesinin adresi aşağıdadır: *HÜSEYİN BIRAK -J.Er -Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı13/07/1993- Balı Köyü- * Halis ÇINAR-Komiser- Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı-13/07/1993- Kemer Mezarlığı- Gülüç * Asım ÇÖMETEN-P.Er- Kulp İlçesi-12/04/1994- Işıklı Köyü- Işıklı Köyü * Murat DEMİR-J.Uzm. Onbaşı- Bingöl İli Genç İlçesi-25/04/1994- Konuralp Şehitliği- Gülüç * Kudret ÖZCAN-Shh. Er.- Kars – Kağızman-14/07/1994- Şehir Mezarlığı-Kepez Mah. * Pürhan ÖZBAKIR-P.Er.- Şehir Mezarlığı-Akarca Mah. * Metin KÖKSAL-J.Astğm.- Tunceli-07/05/1996-Trabzon-Bağlık Mah. * Engin ÖZCAN-P.Er.- Hakkari ili Oltuca İlçesi Kızıltepe Mevkii-24/08/1996- Hacıosmanlar Köyü * Cafer HIRÇIN-P.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Alacabük Köyü * Ömer İNCE-J.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Armutcuk Belediye Mezarlığı-Kandilli * Kenan YILDIZHAN-J.Er- Şırnak – BeytüşşebapKontik Tepe-16/10/2000- Aydın Köyü Kabakoz Mahallesi ...