Ana içeriğe atla

HÜSEYİNLİ’DE ORHAN GAZİ HAYRATI

 İlçe olmadan evvel Ereğli’ye bağlı olan Alaplı’nın Hüseyinli Köyünde, Osmanlı’nın ilk döneminden eserler olduğu ortaya çıktı.

Tespit ettiğimiz bilgi ve belgelere göre; Ereğli ve Alaplı yöresinde, 2. Osmanlı Padişahı olan Orhan Gazi döneminden kalma, çok sayıda hayır eseri olduğu dikkati çekmektedir.

Bu durumun da, yörenin Orhan Gazi döneminde fethedildiğine dair önemli bir delil olduğu kabul edilmektedir.. Ma’lumunuz olduğu üzere, Osmanlı İmparatorluğunda “han-hamam-köprü-cami vb” gibi vakıf eserleri, imparatorluğun varlığının delilidir. Bu tür halka yönelik hizmetler, devletin milletine hizmet etme felsefesi dahilindedir.

“ORHAN GAZİ VE BİR FETİH” adlı kitabımızda da bulunan belgelerden de anlaşılacağı üzere, Hüseyinli Köyündeki bir köprü Orhan Gazi dönemi hayır eseridir.

Bu köprü 1900’lü yılların başında yıkılmanın eşiğine gelmiş ve yine Sultan Orhan Vakfı bütçesinden yararlanılarak tamir edilmeye çalışılmıştır. (Bu yönde bilgi alabilmek için, Vakıflar Gen.Müd. Arşivinde fazla sayıda belge tespit edilebilmektedir..)

TEMİN ETTİĞİMİZ ARŞİV BELGELERİNDEKİ İFADELER: 

Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivinden temin ettiğimiz bir belgede “..Bolu Sancağı''nda Ereğli kazasında Alablı nahiyesinde HÜSEYİNLİ Karyesinde bâ-tapu taht-ı tasarrufunda olan ma‘lûmü''l-hudud arazi evkaf-ı mazbûtadan cennet-mekan Sultan Orhan Hazretleri Evkaf-ı Celilesi''nden olduğu halde ma‘lûmü''l-esâmi kimselerin şehadetleriyle arazi-i emiriyeye bi''t-tahvil TAŞÇI HALİL namına tapu senedi çıkartılmış..” ifadeleri bulunmaktadır.

SULTAN ORHAN HAZRETLERİ HAYRATI CELİLESİNDEN:

Yine temin ettiğimiz başka bir Arşiv belgesinde de  “..Cennet-mekan Sultan Orhan Han-ı Gazi hazretlerinin cümle-i hayrat-ı celilesinden Bolu Sancağı''nda Ereğli kazasında vâki‘ Alablı nahiyesinin Hüseyinli Karyesinde kâin köprünün tamiri mahallince tanzim ve leffen takdim kılınan keşif defteriyle..”

KEMERLİCEOĞLU KÖPRÜSÜ VE SULTAN ORHAN HAZRETLERİ VAKFI:

“Cennet-mekan Sultan Orhan Han Hazretleri Vakfı''ndan Ereğli kazasında Alaplı nahiyesinde Hüseyinli Karyesinde kâin olup Eyüb Bey''in pederinden intikal suretiyle tevliyetine mutasarrıf olduğu arazinin cennet-mekan müşarunileyh hazretleri vakfı hayratından nahiye-i mezkurede KEMERLİCEOĞLU KÖPRÜSÜ’ne merbut olan hasılatı maarif canibinden zabt edilmiş ve fakat mezkur köprü öteden beri harab olmasıyla arazi-i mezkurenin birkaç senelik hasılatının maariften alınarak mezkur köprünün inşası zımnında..” Kaynak Belge: EV MKT 02206/105

PEKİ, BU TARİHİ KÖPRÜ NEREDE:

Bu köprünün günümüzde izini sürdük. Köyde araştırmalar yaptık. Söz konusu tarihi köprünün olduğu iddia edilen bölgede, şu an Organize Sanayi Bölgesi’nin yapıldığı ve üzerine fabrikalar yapıldığı bilgisini aldık. Daha önceki bir yazımızı okuyanlarımız hatırlayacaktır, Gülüç’te de yine Orhan Gazi’nin inşa ettiği bir başka köprünün izini sürmüştük. Ama ne yazık ki, bu tarihi izleri bulmuş olmamızın ötesinde, bu tarihi eserlere ulaşamadık. Gülüç’te olduğu belirtilen köprünün günümüzde ayak uçlarından izler(taşlar) kaldığı belirtilmektedir. Ama Hüseyinli’deki tarihi köprünün izine-taşına şimdilik ulaşamadık. Bu konuda yörede yaşayan vatandaşlarımıza da görev düşmektedir. Yörede tespit ettiğimiz Cami, köprü vb bu eserlerimiz, Ereğli-Alaplı civarında ORHAN GAZİ’nin yöredeki var-lığına delil olarak kabul edilme(li)ktedir.

NOT: Bu zamana kadar, Ereğli’nin Bayezid döneminde para karşılığı satın alınarak Türklere (bize) geçtiğini belirtip, bu konuda araştırma işçiliğini tercih etmeyip, batılı seyyahların-belki de casusların gezi notlarını bizim tarihimiz olarak takdim edenlerin, (ve hatta coğrafyamızın ve tarihimizin insanları olan Katip Çelebi-Uluslu İbrahim Hamdi ve M.Zekai Konrapa gibi Müslüman yazarlarımızın yazdıklarını, batılı seyyahların yazdıkları gezi notlarından daha değersiz gibi belirtenlerin) Ereğli-Alaplı köylerinde bulunan, Orhan Gazi’nin bina ve inşa ettiği belirtilen çok sayıdaki (belgeler üzerinde tespit ettiğimiz) bu eserler üzerinde ne düşün(ecek)dükleri de dikkate değerdir.



17.3.2015 09:47:22

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KDZ EREĞLİ ŞEHİT VE GAZİLERİMİZ

  ŞEHİTLERİMİZ: Şehitlerimizin adı,rütbesi, şehit düştüğü yer ve tarihi, mezarının bulunduğu yer, ailesinin adresi aşağıdadır: *HÜSEYİN BIRAK -J.Er -Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı13/07/1993- Balı Köyü- * Halis ÇINAR-Komiser- Diyarbakır-Adıyaman-Şanlıurfa Yol kavşağı-13/07/1993- Kemer Mezarlığı- Gülüç * Asım ÇÖMETEN-P.Er- Kulp İlçesi-12/04/1994- Işıklı Köyü- Işıklı Köyü * Murat DEMİR-J.Uzm. Onbaşı- Bingöl İli Genç İlçesi-25/04/1994- Konuralp Şehitliği- Gülüç * Kudret ÖZCAN-Shh. Er.- Kars – Kağızman-14/07/1994- Şehir Mezarlığı-Kepez Mah. * Pürhan ÖZBAKIR-P.Er.- Şehir Mezarlığı-Akarca Mah. * Metin KÖKSAL-J.Astğm.- Tunceli-07/05/1996-Trabzon-Bağlık Mah. * Engin ÖZCAN-P.Er.- Hakkari ili Oltuca İlçesi Kızıltepe Mevkii-24/08/1996- Hacıosmanlar Köyü * Cafer HIRÇIN-P.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Alacabük Köyü * Ömer İNCE-J.Er- Eruh-Siirt-30/04/1997- Armutcuk Belediye Mezarlığı-Kandilli * Kenan YILDIZHAN-J.Er- Şırnak – BeytüşşebapKontik Tepe-16/10/2000- Aydın Köyü Kabakoz Mahallesi ...

İSTANBUL VE EREĞLİ’DE YEDİ TEPE

  İstanbul’da olduğu gibi Ereğli’de de yedi tepe olduğu belirtilir. İstanbul’daki tepelerin adı şunlardır: Topkapı Sarayı Tepesi - Çemberlitaş Tepesi - Beyazıt Tepesi - Fatih Tepesi -Yavuz Selim Tepesi - Edirne Kapı Tepesi - Koca Mustafa Paşa Tepesi… Ereğli’deki tepe adları şunlardır: Kuzeybatıda (Çeş)Keştepe (Keşif Tepesi) ve Maltepe, kuzeyde Kaletepe (Heraklea Tepesi), kuzeydoğuda Örencik ve Hacı Hasan Tepesi, doğuda Göztepe (Gözetleme Tepesi) ve Elma Tepe olmak üzere yedi tepeyle çevrilidir. Ereğli halkı dilinde bu tepelerin adı şu isimlerle zikredilir: Aktaş Tepe-Göz Tepe-Kale Tepe-Keş Tepe-Elma Tepe-Doruk Tepe-Gök Tepe.. *** Ereğli’de bulunduğu belirtilen bu yedi tepenin adeta İstanbul’u andırdığı belirtilir. Hatta kaynaklardaki ifadelere göre; Fatih Sultan Mehmet döneminde (İstanbul’un fethine hazırlık için) inşa edilen Rumeli Hisarı için, Ereğli kasabasından taş ve kireç sevk edilmiş olduğu da belirtilir.   Yazar İsmail Hakkı Uzunçarşılı’nın eserinde “İstanbul’a kereste...

OSMANOĞULLARI KURULUŞ VE EREĞLİ

  Ahmet Refik’in b u kitabında yazar, 14. asrın ilk yarısındaki Anadolu’daki durumu, Selçuk oğullarının ve Bizans İmparatorluğunun mücadelelerini anlatmaya çalışır. Kitabın 11. Sayfasında: “O tarihlerde İmparatorluğun Karadeniz tarafındaki hududu Sakarya’ya varıyordu. Oradan ötesini, Kastamonu taraflarını Candar oğulları – Sinop’u Pervane oğulları idare ediyorlardı. Amasra ile EREĞLİ, imparatorluk idaresinde idi. Fakat Bizans memurları ile askerleri oralara ancak Karadeniz’den gemi ile gidebilirlerdi. Karayolları kamilen Türklerin elinde idi. Bizans’ın serhat nöbetçileri Sakarya sahillerini beklerlerdi. Sahil boyunca kulelerle ahşap barakalar yapılmıştı. Bu durumla beraber, Türkler Bizans arazisine hücum için gene yol bulurlardı. Hatta imparator Mihael Paleologos bu felakete nihayet vermek için Anadolu’ya geçmiş, fakat Türklere karşı bir şeye muvaffak olamamıştı”. Yazar Ahmet Refik, aynı kitabının 67. Sayfasında Orhan Bey ile Kantakuzinos arasındaki ilişkilere değinilmiş. Şu ifa...